- GÖZLERİN VE ELLERİN ÜÇ KERE -
yüzünden ırmaklar akmış, ben gördüm yüzünden bensiz ırmaklar akmış bunu yanmış gözlerin bu yüzden kırmızı gözlerin görevi kötüye kullanmaktan bin kere sabıkalı ölümü öldüren kariyer planlarıyla bir yastıkta kocayıp dediler: kimse mahir değil anlamakta bir diğerini yarın beni uyandı, kaldım dünde bütün bordo koltuklara dünya adını verdim üstü başı toz bir işçinin yaslanamadığı alnında ter olmayanın sırtından sökmek varken gıcırtılı bir rahatı neden uçurumları aldım ardıma? ismim insanlığın kara tarihinden ihtimalim bütün coğrafyalardan silinmiş gibi kabullendim ruhuma biçtikleri o ben olmayan beni ütüsü bozulmamış bir gömlekti diyemediğim sözler, giydim oysa bendim kendini dahi kırıştırabilecek olan bohçasına dönememeyi koyup giden yolcu cesaretiyle suskunluk: hep içime dökülen hırçın bir şelale o eğreti gülüşü yüzümden söken ellerini başka sofralara diz kırmış iki beden olup aynı yoksulluğa ağladığımızı hep içime döküldüm dedim: bir el